Asıl adı Muhammed Bektaş’tır. Türkistan’ın Nişabur şehrinde doğmuştur. Nevşehir’e bağlı bugün onun adı verilen Hacı Bektaş’ta vefat etmiştir.
Ahmet Yesevî’nin müritlerindendir, Anadolu’ya tasavvufu yaymak için gönderilmiştir.
Ölümünden yaklaşık 150 yıl sonra Bektaşilik kurulmuştur. Bektaşî tarikatının temelinde onun düşünceleri yattığı için bu tarikatın öncüsü olarak kabul edilir.
Bektaşilik, “ilk dönem Osmanlı padişahları, Ahilik teşkilatı, yeniçeriler ve göçebe Türkmenler” üzerinde etkili olmuştur.
Bektaşiliğin temelinde “Allah sevgisi, doğruluk, eşitlik, insani değerler, nefsin terbiyesi ve ahlaki erdemler” gibi dinî ve tasavvufi esaslar vardır.
Bektaşilik , Anadolu ve Rumeli’nin Türkleştirilmesi sürecini hızlandırmıştır.
Bektaşi şairleri özellikler “ehl-i beyt” ve “on iki imam (düvazdeh, düvazmam)” düşüncesini çeşitli ayinlerde nefesler söylenerek günümüze taşımışlardır.
Nefeslerde tasavvuf inancını yaymaya çalışmıştır.
En önemli eseri mensur biçimde ve Arapça yazdığı Makalat’ tır. “Sohbetler, sözler” anlamına gelen Makalat’ın konusu tasavvuftur. Eser, dört kapı ve kırk makamdan oluşur. Şeriat, tarikat, marifet , hakikat adını taşıyan bu kapıların onar makamı vardır.