"Enter"a basıp içeriğe geçin

Baki (16. yüzyıl):

  • Asıl adı Mahmud Abdülbaki’dir, İstanbul’da yaşamıştır.
  • Kanuni’nin himayesinde rahat bir hayat sürmüştür.
  • Müderrislik, kadılık ve kazaskerlik yapmıştır.
  • Şeyhülislam olmak istemiş fakat bu isteğine kavuşamadan vefat etmiştir.
  • Yaşadığı dönemde Sultanü’ş-Şuara (şairler Sultanı) olarak anılmıştır.
  • Osmanlı için “muhteşem yüzyıl” olarak nitelenen 16. yüzyılın bütün ihtişamını, zenginliğini şiirlerine başarıyla yansıtmıştır.
  • Kasidelerinde ağır bir dil, gazellerinde temiz, akıcı İstanbul Türkçesini ustaca kullanmıştır.
  • İstanbul Türkçesini kullanması, halk söyleyişine, mahalli çizgilere yer vermesi Baki’de mahallileşme akımının izlerinin olduğunu göstermektedir.
  • Şiirlerinde duygudan çok akla önem vermiştir.
  • Şiirleri nazım tekniği yönünden kusursuz, dili sağlam ve etkileyicidir.
  • Şekil ve ahenk güzelliğine önem vermiş, biçim ve öz uyumunu sağlamıştır.
  • Aruzu ve söz sanatlarını ustaca kullanmıştır.
  • Aşk, tabiat, içki, eğlence ve hayattan zevk alma temalarını işlemiş, tasavvufi konularda şiir yazmamıştır.
  • Rint bir yaratılışa sahip olan Bâkî, zevk ve eğlence şairidir.
  • Mesnevi tarzında hiç eser vermeyen sanatçı gazel üstadı sayılmıştır.
  • Kanuni’nin ölümü üzerine terkibibent nazım şekliyle yazdığı Kanuni Mersiyesi ünlüdür.
  • Şiirlerini Divan’ında toplamıştır.
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir